değiştirilmiş organizmalara (GDO) yeşil ışık yakılacakmış.
Dünyadaki en büyük laboratuvarların marifeti ve tekelinde olan
genleri oyuncak etme işi ne iştir bir bakalım.
GDO, doğal veraset yoluyla edinmiş olduğu genleri insan tarafından değiştirilmiş bir canlı organizmadır.
Buna gen transferi deniyor, yani, bir ya da birden çok genin genom içine sokulması.
Bir çok ciddî kurum GDO!nun insan sağlığına zararlı olmadığını savunurken,
GDO karşıtı aynı ciddiyette kurumlar aksini iddia ediyor ve bu işin en büyüğü Monsanto'ya ateş püskürüyorlar.
Kim haklı ? Ben bu konuda konuşamam.
Ancak dikkatimi çeken bir görüş var:
GDO'ların zararsız olduğunu savunanlar, "Zararlı oldukları ispat edilemedi ki !" diyorlarmış.
İşte bu noktada midem bulanmaya, kafam karıncalanmaya başlıyor.
Çünkü teknolojik açıdan ilerlemiş ülkeler, bir maddenin zararlı olduğunu
O madde geri kalmış gariban ülkelerdeki zavallı insancıkları öldürünce ya da
Sakat bırakınca anlıyorlar.
Sakarin iyidir dediler, sonra kötü olduğunu anlayıp derhal kendi ülkelerinde tu kaka ettiler.
Sakarin yerine Aspartam kullanın, hiç zararı yok dediler, o da sonra kendini gösterdi.
Bunun gibi yüzlerce örnek var.
Uyanık Batılılar, meselâ Avrupalılar GDO'lu darıları ülkelerine sokmuyorlar.
Ama biz hemen üstüne atlamaya hazırız.
Bakalım önüne konan her tabağı sorgulamadan yalayıp yutmaya hazır Türkiye'min,
mal bulmuş mağribi gibi kendine iyidir denen her mala talip olan çiftçimizin
canı ne zaman yanacak ?
Bu arada yerli türler yok olacak, tohumlar için dışarıya oluk, oluk para akacak,
Toprak şaşkına dönecek veeee...
Birileri acayip zenginleşecek, Türk tarımı mezara, paralar İsviçre kasalarına girecek.
Kuşlar dedi ki; aynı ciddî kurumlar, geri dönüş olamayacağını da söylüyorlarmış.
|